Hangi Objektif? – 2

Belli bir objektifin tek bir tasarımla üretildiği doğrudur. Ancak özdeş olması hedeflenen ürünler, yazık ki özdeş olmazlar. Her objektifin her merceği ancak belli bir üretim toleransı içinde kalmak koşulu ile farklı, yani kusurludur!

2012’nin dikkat çeken fotoğraf ürünleri
Objektif Tipleri ve Kısaltmaları
Nikon’dan iki yeni objektif

Yazar: Prof. Sabit Kalfagil

Yazının birinci bölümü için tıklayın!

Pekiyi her iki ürün, aynı tasarımla standart bir üretimle yapılıyorsa aralarında nasıl bir fark doğabilir?

Belli bir objektifin tek bir tasarımla üretildiği doğrudur. Ancak özdeş olması hedeflenen ürünler, yazık ki özdeş olmazlar. Her objektifin her merceği ancak belli bir üretim toleransı içinde kalmak koşulu ile farklı, yani kusurludur! Bu kusurlar örneğin, tasarımda öngörülen ölçülere göre + – % 0,5 gibi bir fark gösterebilir. Üretim standardı olarak + – %1 gibi bir tolerans sınır kabul edilmişse + – %0,5 kusurlu mercek montaja girecektir. Dolayısıyla montajlanacak örneğin 12 eleman bu hatalardan (+) ya da (-) yönde az ya da çok kusur içerebilir. Bu kusurların toplamı her objektif için çok farklı olabilir. Ben şahsen böyle deneyimler yaşadım. Bir arkadaşımla sahip olduğumuz aynı marka, aynı nesil, aynı tasarım iki normal objektiften bendeki diğerinden daha iyi çıktı. Eski yıllarda okuduğum bir makalede Amerikalı bir yazarın tespiti diyordu ki, “Japon ve Alman üretim yöntemi oldukça farklıdır. Almanya’daki X firması (daha önce adını andığım prestijli firma) objektifteki tüm elemanları teker teker test edip kabul veya reddetmekle kalmıyor (+) veya (-) yüzde ne miktar hatalı olduğunu rapora bağlıyormuş. Yani, her merceğin sicil kartı var, +%0,2 hatalı gibi. Montaj aşamasına gelince (+) kusurlu bir ön elemanın arkasına (-) ve aynı miktarda hatalı bir ikinci eleman konuyor. Ve montaj böylece sürüyor ki, bitmiş objektifte toplam hata olabildiğince düşük olsun.

Oysa Japonya’da tolerans içinde kalıp kabul edilen tüm elemanlar ayırt edilmeden montaja giriyor. Ve sonuçta toplam objektif yeniden test edilip “geçer” ya da “geçmez” gibi ayrılıyormuş. Bunca emekten sonra tolerans dışı hatalı ürünün sebep olacağı ekonomik zararı aza indirmek için herhalde tolerans bandı epeyce genişletilip esnetiliyor olmalı. Yoksa o tolerans dışı objektifler başka bir pazara mı yönlendiriliyor acaba? Eğer bugün yayımlanan test raporları gerçekten tarafsız iseler ki, ben öyle olduklarına inanmayı çok isterim, objektif seçiminde bizlere yeterince ışık tutacağına inanıyorum. Kişisel olarak bu testlere bakarak satın aldığım birkaç objektifin bende hayal kırıklığına neden olmadığını söyleyebilirim.

hangi obj foto1 - Hangi Objektif? - 2

Testlerin nesine bakılır?

Bunu açıklayabilmek için daha önce başka bir açıklama yapmak gerekiyor.

Objektifler neden kusurludur?

Gerçek görüntü veren mercek pozitif (ince kenarlı) mercektir. Elinizde büyüteç olarak kullanmakta olduğunuz bir pozitif mercekle, bir kitap sayfasına bakınca görüntünün sadece ortada net olduğunu görürsünüz. Kenarlara doğru görüntü hem netsizdir, hem de harflerin veya çizgilerin kenarında mavi – kırmızı renklenmeler görürsünüz. Bu bozulmaların bir optik kitabında rastlayabileceğiniz başlıcaları; küresellik, astigmatizm, renkseme, distorsiyon gibi bir seri mercek kusurudur. Tekil mercekteki bu kusurlar dünyanın en prestijli firması tarafından en özel camlarla yapılsa ve dünya paralara satın alınsa bile yok olmaz. Ancak birden fazla merceğin kombine edilip montajlanması ile azaltılabilir. İyi objektif bu kusurları en az içerendir. Bu sonuca giden aşamaları gözden geçirelim.

hangi obj foto2 - Hangi Objektif? - 2

Tasarım aşaması

Belli odak uzaklığında ve belli bir format için görüntü verecek objektifte bu kusurlarla nasıl baş edileceği, bunun için hangi özellikte camdan kaç diyoptrilik kaç merceğin bir araya geleceği, bunların hangilerinin ince kenarlı hangilerinin kalın kenarlı olacağı optik mühendislerince tasarlanır. Burada tasarım sözcüğü ile sakın biçimsel kaygılarla yapılan “sanatsal tasarımlar” akla gelmesin. Bu fizik ve matematiğin birlikte kullanımı ile çözümlenen çok bilinmeyenli, çok dereceli (üstlü) denklemler demetinin çözülmesi ile olur.

Böyle bir denklem grubunun çözümü bilgisayardan önce yıllar alıyordu. Ve bu yüzden eski yıllara dönüp baktığınızda ünlü matematikçilerce çözülmüş sadece birkaç tasarım ve onların çeşitlemelerini görürsünüz. Bilgisayar kullanımı bu işlemleri kolaylaştırdığı için günümüzde ikinci derecede objektif yapımcılarının bile üretim portföylerini inanılmaz biçimde çeşitlendirdiklerini görüyorsunuz. Objektif tasarımındaki isabet veya başarı iyi objektif için sadece ilk aşamadır.

* Devam edecek…

"Hangi Objektif? yazısının üçüncü bölümünü önümüzdeki günlerde paylaşacağız.

YORUMLAR

WORDPRESS: 0